Karşılaşmalar - eleştiri

Üst üste gelen hukuk sınavları , Atölye Tiyatrosu olarak sahnelediğimiz "yerma" oyunu ,hazırlıklarımız , kafamdaki başka bir sürü şeyle birleşince hayattan koptum sanki. Yazı yazmayı da epey ihmal ettim sanırım ki sevgili editörümüzün sevecen uyarısıyla karşılaştım. Yazılarımı takip eden sandığımdan çok kişi varmış , öncelikle onlardan bu aksamayı hoşgörmelerini rica ediyorum .

Belli bir çizgide yazma isteği ,sözcüklerimin tıpkı gözyaşı gibi kendiliğinden dökülmesini istemek , ve kafam başka şeylerle meşgul olmak zorundayken bunu yaratacak o etkiyi beklemek her hafta düzenli yazı yazmakla pek bağdaşmıyormuş sanırım . Bu yüzden zaman zaman sizlerle paylaşmak istediğim oyunlardan , topluluklardan ve başka birçok şeyden bahsetmeye karar verdim bu köşede. Bir eleştirmen gözüyle değil tabi ki , eleştirmenlerin yerini kafamda sorguladığım çok olmuşsa da tecrübelerine saygı duyuyorum ,ben sadece iyi bir tiyatro izleyicisi olmaya çalışıyorum ve fikirlerimi de bu çerceveden belirteceğim.

10 şubat cumartesi günü üyesi olduğum gençlik tiyatrosu oluşumuyla beraber şubat ayı için seçtiğimiz tiyatro ÖTEKİ HAYATLAR'ın "Karşılaşmalar" oyununa gittik.Tiyatro Öteki Hayatlar'a o gün bizim için oyun sergiledikleri ve bizimle dayanışma içersine girdikleri için teşekkür ediyorum.

Oyundan söz etmeden önce topluluktan bahsetmek istiyorum; Tiyatro Öteki Hayatlar'ın geçmişi 1994 yılında GS Üniversitesi bünyesinde kurulan tiyatro topluluğuna dayanıyor. Üniversite toplulukları deyince bir çok insan önyargıyla yaklaşıyor ya hani , profesyonel koşullarda çalışan amatör ruhu koruyan topluluk Tiyatro Öteki Hayatlar'ın başarısı bu önyargılara da güzel bir cevap niteliğinde !

2005 Kasım'da Tiyatro Öteki Hayatlar'ı kuran topluluğun bir başka özelliği de oyunların topluluğun kurucusu Can Utku tarafından yazılması ve yönetilmesi. Yazmayı yönetmekten daha çok sevdiğini söyleyen Can Utku ikisini birden başarıyla yürütüyor gördüğümüz kadarıyla.

Karşılaşmalar'ı izlemek üzere Cem Safran sahnesini doldurduğumuzda bu ufak sahnede nihayet oyun izleyeceğim için ayrıca mutluydum , oyunu çok samimi buldum ve izlerken Pelin doğru'nun ve Mustafa Eren'in doğal oyunculuğundan da heyecan duyduğumu söylemeliyim. Oyunda oyuncuların dış ses'in talimatlarıyla dekoru ,kendilerini hazırlamaları ,sahneyi kulis gibi kullanmaları ama seyircinin oranın bir sahne olduğunu asla unutmaması doğal oyunculukla tamamlanan yaratıcı bir buluştu bence. Ayrıca bize de oyuncuların performanslarını daha iyi görebilme imkanı verdi , bu noktada Pelin doğru'nun oyunculuğu hakkında Üstün Akmen'in yazdıklarına aynen katılıyorum.

Bu keyifli oyunu izlemenizi bu toplulukla henüz tanışmadıysanız tanışmanızı tavsiye ederim. Ben sınavlarımı atlatır atlatmaz o oyun senin bu oyun benim gezeceğim ve topluluğun diğer oyunlarına da gideceğim tabi ki. Can utlku'nun yazdığı , Mitos Boyut 1. oyun yazma yarışmasında da başarı ödülü alan Ölü Güvercin'i de ayrıca merak ediyorum.

Ezgi BESEN